
Arsa Veya Gayrimenkulun Üzerinde Ortaklığın Giderilmesi Davası Nedir ?
Ortaklığın giderilmesi davası, tapuda bulunan çoklu hisselerin ayrılması durumuna verilen hukuki bir terimdir. Bu dava sayesinde bir tapuda birden fazla kişinin haklarının ayrılması hükmedilmektedir. Tapuda hakkı olan bir kişi dahi ortaklığı sonlandırabilme hakkına sahiptir. Bunun için de gerekli şartları sağladıktan sonra dava sürecine gidilmesi gerekir.
Ortaklığın giderilmesi davası sonuca ulaştıktan sonra tapu üzerinde hakkı olan her kişiye gereken pay verilir. Her ne kadar dava, tek bir hissedar tarafından açılmış olsa da her hissedarın tam pay alması mümkündür.
Ortaklığın Giderilmesi Davası Nedir?
Ortaklığın giderilmesi davası dilekçe yolu ile ilgili tapuda ortaklıktan çekilme yolunda atılan adımlardan biridir. Bir tapuda birden fazla kişinin hakkı bulunuyorsa bu hissedarlardan biri ya da daha fazlası dava açabilir. Bu sayede tapuda bulunan hak payı, hisse sahibine ödenmiş olacaktır.
Aynı zamanda izale-i şuyu olarak da adlandırılan bu dava, tüm paydaşlara eşit haklar tanımaktadır. Her ne kadar dava tek bir kişi tarafından açılmış da olsa hisseler diğer paydaşlara da eşit şekilde ödenir.
Ortaklığın giderilmesi davası harç ödemesi yapıldıktan sonra işleme alınan ve hukuki olarak sonuçlanan bir davadır. Bilirkişi tarafından yön verilen bu davada, tapudaki tüm hissedarların da görüşü alınmaktadır. Davanın sonuç bulması için de tapuda hissedar olan her bireyin anlaşmaya varmış olması beklenir.
Davanın neticesinde hissedarlara iki farklı yöntem sunulmaktadır. Bunlardan biri hisselerin ödenmesi durumu diğeri ise tapunun satışa gidilmesi yoludur. Hisse ortakları anlaşmaya vararak bu iki yöntemden birini tercih edebilir.
Ortaklığın Giderilmesi Davası Şartları Nelerdir?
Ortaklığın son bulması yolunda açılan bu davaya her bir hissedarın katılması zorunludur. Hissedarlardan yalnızca biri dahi bu davayı açabilme hakkına sahiptir. Eğer hissedarlardan biri vefat etmiş ise onun yerine davaya mirasçısı iştirak etmelidir.
Tüm bunların yanı sıra davanın tapunun bulunduğu bölgedeki mahkeme tarafından yürütülmesi gerekmektedir. Davayı açacak olan tapu hissedarının da bizzat bu bölgede yer alan sulh mahkemesine başvuruda bulunması önemlidir. Davayı açan kişi davacı, diğer hissedarlar ise davalı konumunda olacaktır.
Yorum yaz